29 Şubat 2012 Çarşamba

                                          RİZE'DE HORONUN ANLAMI

Horonlar neşeli zamanlarda; Bayram, İmece, Düğün, Yayla - Dernek, Askere Uğurlama ve arkadaşlar arasında düzenlenen eğlencelerde oynanır. Yürekleri dolduran coşkular, sevinçler buralarda horona dönüşür. Nerede bir durak, bir oturak yeri varsa orası "Horondüzü" dür. Üstünde horon oynanmayan tek bir düzlük yoktur Karadeniz'de.

Horon Karadeniz’in soluk alışı, yürek atışı, dalgalanışıdır.

Horon doğa ile insanın elele, kol kola şahlanışıdır.

İneğiyle, çadırıyla, çoluk çocuğuyla, silahıyla, giysisiyle dağlara çıkması, yol boyunca yol havalarının kemençe ve davul-zurna eşliğinde çalınıp söylenmesi, horon oynaya oynaya yolların bitirilmesi ve yaylâ düzüne silâh atarak, nara atarak ve tabii ki horon oynayarak (sallama ritminde) kollar halinde girmeleri, halka içinde saatlerce horon oynamaları bahara olan özlemin coşkuya dönüşmesi, dile gelmesidir.

http://www.trabzonkulturturizm.gov.tr/belge/1-72018/horon-ve-calgilarimiz.html

 

23 Şubat 2012 Perşembe

Ayder Yaylası

Siz Rize'yi bilir misiniz?

Yeşilin maviye
, mavinin yeşile hasret olmadığı Rize'yi. Bulutların ülkesi Kaçkar'ların eteklerindeki Rize'yi. Çay diyarı Rize'yi. Karadenizin dalgalarıyla, kimi zaman hırçın kıyılarını dövdüğü, kimi zamanda sevdiği, okşadığı yeşil, şirin Rize'yi.

Rize'de yeşilin kırk
bir tonunu görmek mümkün. Sahi siz suyun kırk tonunu bilir misiniz? Suyun rengini bilir misiniz? Siz hiç suya aşık oldunuz mu? Eğer Rize'nin yeşillikleri arasında kaybolmadıysanız, kaybolduğunuz o güzellikler içinde akan dereleri, ırmakları, pınarları görmediyseniz... Evet... Rize sizi bekliyor...